AŞIRI! SINAV KAYGISI
Ortaokul ve lisede okuyan son sınıf öğrencileri için TEOG ve YGS sınav tarihleri gün geçtikçe yaklaşıyor. Tarih yaklaşmasına yaklaşıyor ama diğer taraftan da kimi öğrencilerde kaygı düzeyi artıyor.
Sınav ve kaygı aslında ayrılmaz ikiz kardeş gibidirler. Nerde sınav varsa orada da mutlaka bir kaygı söz konusudur. Ancak bu noktada belirleyici olan, kaygının varlığı değil seviyesidir.
Yapılan her sınav, insanda belli bir seviyede kaygı uyandırır ve uyandırmalıdır da. Bu çok normaldir. Hatta makul düzeyde kaygı, başarının da temel unsurlarındandır. Yapılacak sınava dair hiç kaygı taşımayan bir insanın başarılı olması zordur. Zira normal seviyede kaygı duymak, insanı diri tutarak hazırlıklı olmaya yani çalışmaya sevk eder.
Sınavlar için normal kaygı iyidir ancak aşırı sınav kaygısı kötüdür. Adı üstünde bir şeyin aşırı olması demek; sınırı ve haddi aşmak anlamına gelir ki, sınav kaygısı için de böyledir. Bu durum, insanı gereksiz yere strese sokarak psikolojik ve fiziksel dengesini alt üst eder. Ritmi ve normal işleyişi bozulan ruh ve beden, çeşitli anormallikler göstererek bir çuval incirin berbat edilmesine sebep olabilir.
Aşırı sınav kaygısının farklı nedenleri vardır. Bunlardan biri cinsiyet faktörüdür. Yani kız öğrenciler, fıtri kodlamaları icabı daha duygusal yaratıldıklarından, sınavlarla ilgili de duygusal tepkileri daha yoğun olarak yaşarlar. Bu da neticede aşırı sınav kaygısına zemin hazırlar.
Kaygının bir diğer sebebi de öğrencilerin sınavlarla kişiliklerini özdeşleştirmeleridir. Yani sınavı hayatlarının odak noktasına koymalarıdır. “Sınavı kazanırsam, şu puanı alırsam iyi ve değerli bir insanım, onun altında kalırsam kötüyüm” şeklinde bir zihni önyargıya neden olmalarıdır.
Aşırı sınav kaygının en önemli sebeplerinden biri de anne babaların tutumlarıdır. İlk başta bu durum bir çelişki gibi görünebilir. Zira her anne baba, yapılan sınavlarda çocuğunun başarılı olmasını ister. Ancak anne balar, sınava dair yanlış telkinlerde bulunursa o zaman istenilen sonucun tam tersi ile karşılaşılma ihtimali yüksektir.
Anne babalar, çocuğun akademik seviyesini ve hazırlık düzeyini bilerek, onun önüne gerçekçi hedefler ve beklentiler koymalı. Çocuğun seviyesinin üstünde aşırı beklentiler, aşırı sınav kaygısına neden olur ve çocuğu başarısızlığa sürükleyebilir.
Yaklaşan sınava dair aşırı kaygı duymak gibi hiç kaygı duymamak ta adeta başarısızlığa davetiye çıkarır. Bu durum gamsızlık ve vurdumduymazlıkla eş anlama gelir. Aslında kaygısızlık- açıklanan nedenler dikkate alındığında- sınav sonuçları açıklandığında başarısız olmanın daha şimdiden ilan edilmesi demektir.
12036