RAMAZAN AYINDAYIZ… SEÇİME GİDERKEN…
Bir huzur ve mana iklimi olan Ramazan ayına daha girmenin huzurunu yaşıyoruz.
Mübarek ayların sonuncusu Ramazan ayı 16 Mayıstarihi, itibarı ile başlamış, dün yada milyonlarca müslüman şükürle ilk sahura kalkmış, dua ile iftarda sevdikleri aynı masaya bağdaş kurmanın huzurunu yaşamıştır.
Bu ayda kalplerimiz mana iklimiyle dolarken midelerimiz boşalacak. Bu gün tok, açın halinden anlayacak.
Ramazan ayı Müslüman Türk toplumu için birçok değeri ve özelliği içinde barındıran çok müstesna bir aydır. Ve biz; oniki ayın sultanı Ramazan ayına girmiş bulunuyoruz.
Ramazan ayında Cenab-ı hakkı rahmet ve mağfiret kapıları açılır. İnsanlık dünyasının en güzel örneklerinin sergilendiği Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) efendimizin “ Komşusu aç iken, tok yatan bizden değildir.”Hadis-i şerifi ni hatırlayanların, fakirlere yardıma koştuğu bereketli ayın adıdır.
Bu ayda bir çok sivil toplum kuruluşu, belediye iftar çadırları, aş evleri ile bu müstesna ayda hizmete açılır. Bu hizmet uzun yıllar hayırsever vatandaşların oluşturduğu sivil toplum örgütleri tarafından yapılırken bugün birçok kamu kurumunun ve belediyelerin bu sosyal projeyi hayata geçirmiş olmaları dikkat çekmektedir.
Yardımların ve de bu tür organizasyonlarda en önemli unsur insan onuruna yakışır biçimde hareket edilmesidir.
Peygamber efendimizin hadis-i şerifi olan “Sağ elin verdiğini,sol elin görmesin” dediği yardımların gizlilik içerisinde yapılması unsurudur. Bu yardımların, insanları rencide etmeyecek biçimde yapılmasını emreden dinimizi maalesef reklam aracı olarak kullananların olmasıdır.
Asıl amaç yardımın yerine ulaşırken, insan onurunurencide olmadan, gizliliğe ve hijyene önem vererek yardımların sağlıklı bir biçimde yerine ulaşmasını sağlamak temel görev olmalıdır.
Hutbelerde ve sohbetlerde kul hakkına vurgu yapılarak insanların kul hakkı ile Allah’ın huzuruna çıkmaması hatırlatılır.
Bu ayda kul hakkı devlet hakkından ileri göstererek hatta bazen daha da ileri giden söylemler devlete vergi vermenin bile caiz olmadığını söyleme cüretini gösterirler. Bu çarpık zihniyet bilmez ki, kulu bulmak mümkünken tüyü bitmemiş yetimin hakkında olan, verilmeyen verginin hesabını öbür dünyada nasıl vereceğidir. Devlettin hakkından çalanlar ve millet adına devlete hizmet etmesi gerekenler milletin verdiklerinden kendilerine pay çıkaranlar (hortumcular, hırsızlar ve ihale takipçileri) bilmelidirler ki, o kadar çok kulun hakkına girmişlerdir ki, bunlardan hem gelecek hem de geçmiş adına hesdap sorulacaktır. İşte bu mana da hak etmediği
halde yoksulun ekmeğine el uzatan, gösteriş ve kibirle yapılan yardımı yüze vuranlar, fikir ve görüşleri nedeni ile insanı
cezalandırarak ekmeği ile oynayanlar yardımının kesilmesine
vesile olanlar da kul hakkına girmiş olanlardır.
Bu nedenle Müslümanlar önce insan olan insana değer veren bir hoşgörünün üyeleridir.
Bu mübarek ramazan ayında yaptığı yardımın verdiği iftarın gönül rahatlığıyla reklam amacı olmadan dualarına nail olan kullarından fakirin hakkını yoksulun ekmeğini veren Müslümanlardan eylesin. Hepinizin mübarek ramazan ayını yürekten kutluyorum. Ramazan ayı ülkemize ve milletimize bolluk ve refah getirsin. Kalplerimizden huzur, sofralarımızdan bereketi yuvalarımızdan dirlik ve düzenlik eksik olmasın., Ramazanının mübarek gönül köprünüz açık, dualarınız sevdiklerinizle beraber olsun. Sofranız sevgi sofrası, sözleriniz sevgi ırmağı gözleriniz umut dolu, cebiniz hızırla yoldaş olsun…
SEÇİME GİDERKEN
24 Haziran seçimlerine gidilen yolda hesaplar çok keskin, hamleler oldukça akıllı atılıyor. Saadet Partisinin grup kurmasına kadar hesap edilen ve 8 kişilk kontenjanı CHP’de gösteren akıl anketleri biliyor ve rotasını öna göre çiziyor.
Saadet Partisi bu seçimin mihenk taşı olurken seçimi belirleyecek olan partide HDP olacak.
Hamleler sadece muhalefet açısından cumhurbaşkanlığına göre değil TBMM deki küstünlüğü elde etmek üzere planlanıyor. Bu seçimin galini Millet itifakı olan (CHP-İYİ PARTİ- SP) olacak gibi duruyor. Bütün atılımlar bütün beklenmedik hamleler bu ittifaktan geliyor. TBMM’de sandalye sayısına kadar hesaplanan cumhurbaşkanlığına kim seçilirse seçilsin TBMM’nde oluşacak tablo yeni olguları da beraberinde getirecektir. AKP’nin 16 Nisan’ refreandumunda söylediği istikrar, başkanlık sözcükleri ilk seçimde çökmüş gibi duruyor. 24 Haziranda cumhurbaşkanlığını Millet ittifakının alması halinde parlamenter sisteme dönmek isteyecek olan ve bu yönde teklif sunacak olan parti AKP olacaktır. Bunun gören muhalefette gerekli adımları atarak seçilenin oto kontrol sistemini de TBMM’de sağlamak üzere ciddi bir aday belirlemiş ve strateji üretmiş durumda. İşte bu nedenle önemsiz gibi görünen CHP içerisine gizlenmiş SP 8 kontenjan aday bu durumu göstermesi bakımından oldukça önemlidir. Parlemanter sisteme dönüş çok hızlı olacaktır. Lakin bu süreçte 1. turda sonuç alınamaz Millet ittifakı da TBMM de sandalye sayısı üstünlüğünü elde ederse sonuç 2. turda çok daha büyük bir farkla Millet ittifakının adayına yönelmesine %60 yakın bir oy ilçe seçimi kazanmasına vesile olacaktır.
Cumhurbaşkanlığında 1. turda umut yok 2 turda gözler HDP’de olacak. HDP TBMM’de %10 barajını rahat aşarken, cumhurbaşkanlığında alacağı oy ile de dikkatleri üzerine çekecek. Sahi bu HDP bir zamanlar %5-7 oy alıp baraja takılırken bu gün baraj sorunu yaşamıyorsa buna sebep kimdir? kimlerdir?HDP’yi bölgenin siyasi temsilcisi haline kimler getirmiştir?
12072